Turkcell’de yaşanan gelişmeler ile ilgili görüşümüz

Turkcell’de yaşanan gelişmeler ile ilgili görüşümüz

Turkcell’de yaşanan gelişmeler ile ilgili görüşümüz;

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından çıkarılan Kurumsal Yönetim İlkeleri, halka açık şirketlerin yönetim kurullarında 1/3 oranında bağımsız üye barındırılmasını ve bunu sağlamak için gerekli değişikliklerin 30 haziran 2012 tarihine kadar tamamlanmış olmasını zorunlu kılmasına rağmen, maalesef Turkcell Yönetim Kurulu’nda kaos devam etmektedir.

Turkcell’in Yönetim Kurulu’na seçilecek bağımsız üyelerin kararlara katılımı ve karar nisabında dikkate alınması ve böylece kararların alınmasında etkin olarak yer almaları son derece önemlidir. Ancak halen, ortakların bir kısmında bağımsız üyelerin kararlara etkin olarak katılmalarını engelleme ve bağımsız üyelerin etkisini en aza indirme eğiliminin sürdüğünü görüyoruz. Turkcell’in yabancı ortaklarından Alfa, müştereken çoğunluk hisseye sahip olduğu Turkcell Holding’de de Çukurova Grubu ile anlaşamamaktadır. Bu nedenler ile Turkcell’de SPK’nın istediği niteliğe sahip bir yönetim kurulu oluşturulması için gereken ana sözleşme değişikliği ve nisaplar konusunda uzlaşma sağlanamamıştır.

Bu nedenlerle, Turkcell’de kilit konularda uzlaşı sağlanamadığından ne Yönetim Kurulu’nda karar alınabilmekte, ne de usulünce genel kurul çağrısı yapılabilmektedir. Öyle ki artık, Turkcell’de önemli yatırım kararları bile onaylanamaz hale gelmiş, şirket ve iştirakleri olumsuz etkilenmeye başlamıştır.

Yönetim Kurulu’nun mevzuatın aradığı gereklilikleri yerine getirmediğinden bahisle, Şirket Kanuni Denetçileri tarafından yapılan olağan genel kurul toplantısına ilişkin çağrıdan da bir sonuç beklenmemelidir. Yapılan çağrı ile denetçilerin sorumluluğu gözetilmiştir. Zira denetçilerin çağrı gerekçelerinde de ifade edildiği üzere, gündemde yer alan ana sözleşme tadili, bağımsız üye seçimi gibi kilit konularda yönetim kurulu kararı olmadığından ve mevzuatın aradığı izinler de alınmamış olduğundan bu konularda Genel Kurul’dan bir çözüm beklenmemelidir. Ayrıca, Denetçiler tarafından Genel Kurul gündeminde yer verilen kar dağıtım teklifleri (2010, 2011) çok önemli bir konudur. Ancak, bu konuyla ilgili de, daha önce Şirket Yönetim Kurulu tarafından alınmış bir karar kamuoyuna duyurulmamıştır. Bu konuda Sermaye Piyasası Kurulu tarafından öncelikle irdelenmelidir, zira Yönetim Kurulu kararı olmadığı için kar dağıtılamayacak ise, bir kar dağıtım beklentisinin piyasada yaratılmasını ve bunun piyasa da kötüye kullanılmasını sağlıyacak koşulların oluşmasını uygun bulmuyoruz.

Kurucusu bulunduğumuz ve bugün Türkiye’nin en güzide ve önemli şirketlerinden biri haline gelen Turkcell’in, 3 yılı aşkın zamandır içinde bulunduğu bu durum, azınlık ortaklar olarak bizleri üzmekle kalmayıp, Türkiye ekonomisine de zarar vermeye başlamıştır.

Turkcell, Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) ve SPK düzenlemelerine göre çalışan bir şirket olmasına rağmen, bu kurumların düzenlemelerine uyum sağlayamaz duruma düşmektedir.

Artık ortakların aralarındaki anlaşmazlıkları kendi iradeleri ile çözemeyeceklerine inanıyoruz. Bu nedenle kamu otoritesinin yetkisini kullanarak, artık Turkcell’de yaşananlara müdahale etmesini ve ortakların uzlaşamamaları nedeniyle; gerekli sayıda bağımsız üyeyi Turkcell Yönetim Kurulu’na atamasını, bağımsız üyelerin kararların alınmasında etkin olarak yer almalarının sağlanmasını, bu bağlamda; alınacak kararlarda bağımsız üye sayısının en azından çoğunluğunun bir zorunluluk haline getirilmesini talep ediyoruz. Böylece Turkcell’in, süre gelen ortak kavgalarından bağımsız bir şekilde yatırımlarına devam etmesi ve bir dünya markası olarak konumlanması sağlanmalıdır.

Murat VARGI
MV Holding
Yönetim Kurulu Başkanı